- Katılım
- 30 Ara 2023
- Mesajlar
- 9,467
-
-
- Konu Yazar
- #1
Dirse Han Oğlu Boğaç Han Destanı'nı Beyan Eder Hanım Hey
Bir gün Kam Gan oğlu Han Bayındır yerinden kalkmıştı. Şami otağını yer yüzüne diktirmişti Alaca gölgeliği gök yüzüne yükselmişti. Bin yerde ipek halıcığı döşenmişti. Hanlar hanı Bayındır yılda bir kerre ziyafet verip Oğuz beylerini misafir ederdi.
Gene ziyafet tertip edip attan aygır deveden erkek deve koyundan koç kestirmişti. Bir yere ak otağ bir yere kızıl otağ bir yere kara otağ kurdurmuştu. Kimin ki oğlu kızı yok kara otağa kondurun kara keçe altına döşeyin kara koyun yahnisinden önüne getirin yerse yesin yemezse kalksın gitsin demiştir. Oğlu olanı ak otağa kızı olanı kızıl otağa kondurun oğlu kızı olmayana Allah Teala beddua etmiştir biz de beddua ederiz belli bilsin demiş idi.
Oğuz beyleri bir bir gelip toplanmağa başladı.
Meğer Dirse Han derlerdi bir beyin oğlu kızıyok idi. Söylemiş görelim hanım ne söylemiş:
Serin serin tan yelleri estiğinde
Sakallı boza çalan çayır kuşu öttüğünde
Sakalı uzun müezzin ezan okuduğunda
Büyük cins atlar sahibini görüp homurdandığında
Aklı karalı seçilen çağda
Göğsü güzel koca dağlara gün vuranca
Bey yiğitlerin kahramanların birbirine koyulduğu çağda sabahın ilk aydınlığında Dirse Han kalkarak yerinden doğrulup kırk yiğidini beraberine alıp Bayındır Han'ın sohbetine geliyordu.
Bayındır Han'ın yiğitleri Dirse Han'ı karşıladılar. Getirip kara otağa kondurdular. Kara keçe altına döşediler. Kara koyun yahnisinden önüne getirdiler. Bayındır Han'dan buyruk böyledir hanım dediler. Dirse Han der: Bayındır Han benim ne eksikliğimi gördü kılıcımdan mı gördü. soframdan mı gördü benden aşağı kimseleri ak otağa kızıl otağa kondurdu benim suçum ne oldu ki kara otağa kondurdu dedi. Dediler: Hanım bugün Bayındır Han'dan buyruk şöyledir ki oğlu kızı olmayana Tanrı Teala beddua etmiştir biz de beddua ederiz demiştir dediler. Dirse Han yerinden kalktı der: Kalkarak yiğitlerim yerinizden doğrulun bu garaip bana ya bendendir ya hatundandır dedi.
Dirse Han evine geldi. Çağırıp hatununa söyler görelim ne söyler:
Deyiş
Der:
Beri gel başımın bahtı evimin tahtı
Evden çıkıp yürüyünce servi boylum
Topuğunda sarmaşınca kara saçlım
Kurulu yaya benzer çatma kaşlım
Çift badem sığmayan dar ağızlım
Kavunum yemişim düvleğim
Görüyor musun neler oldu
Kalkarak Han Bayındır yerinden doğrulmuş bir yere ak otağ bir yere kızıl otağ bir yere kara otağ diktirmiş oğulluyu ak otağa kızlıyı kızıl otağa oğlu kızı olmayanı kara otağa kondurun kara keçe altına döşeyin kara koyun yahnisinden önüne getirin yerse yesin yemezse kalksın gitsin onun ki oğlu kızı olmaya Tanrı Teala ona beddua etmiştir biz de beddua ederiz demiş. Ben varınca gelerek karşıladılar kara otağa kondurdular kara keçe altıma döşediler kara koyun yahnisinden önüme getirdiler oğlu kızı olmayana Tanrı Teala beddua etmiştir biz de beddua ederiz belli bil dediler: Senden midir benden midir Tanrı Teala bize bir topaç gibi oğul vermez nedendir dedi söyledi:
Der:
Han kızı yerimden kalkayım mı
Yakan ile boğazından tutayım mı
Kaba ökçemin altına atayım mı
Kara çelik öz kılıcımı elime alayım mı
Öz gövdenden başını keseyim mi
Can tatlılığını sana bildireyim mi
Alca kanını yer yüzüne dökeyim mi
Han kızı sebebi nedir söyle bana
Müthiş gazap ederim şimdi sana
dedi.
Dirse Han'ın hatunu söylemiş görelim ne söylemiş. Der: Hey Dirse Han bana gazap etme incinip acı sözler söyleme yerinden kalk alaca çadırını yer yüzüne diktir attan aygır deveden erkek deve koyundan koç keş İç Oğuz'un Dış Oğuz'un beylerini basma topla aç görsen doyur çıklak görsen donat borçluyu borcundan kurlar tepe gibi et yığ göl gibi kımız sağdır büyük ziyafet ver dilek dile olur ki bir ağzı dualının hayır duası ile Tanrı bize bir topaç gibi çocuk verir dedi.
Dirse Han dişi ehlinin sözü ile büyük bir ziyafet verdi dilek diledi. Attan aygır deveden erkek deve koyundan koç kestirdi. İç Oğuz Dış Oğuz beylerini basma topladı. Aç görse doyurdu. Çıplak görse donattı. Borçluyu borcundan kurtardı. Tepe gibi et yığdı göl gibi kımız sağdırdı. El kaldırdılar dilek dilediler. Bir ağzı dualının hayır duası ile Allah Teala bir çocuk verdi. Hatunu hamile oldu. Bir nice müddetten sonra bir oğlan doğurdu. Oğlancığım dadılara verdi baktırdı.
At ayağı çabuk ozan dili çevik olur. Her kemikli gelişir kaburgalı büyür. Oğlan on beş yasma girdi. Oğlanın babası Bayındır Han'ın ordusuna karıştı.
Meğer hanım. Bayındır Han'ın bir boğası var idi bir de erkek devesi var idi. O boğa sert tasa boynuz vursa un gibi öğütürdü. Bir yazın bir güzün boğa ile erkek deveyi savaştırırlardı. Bayındır Han kudretli Oğuz beyleri île temaşa ederdi. seyreder eğlenirdi.
Meğer sultanım gene yazın boğayı saraydan çıkardılar. Üç kişi sağ yanından üç kişi sol yanından demir zincir île boğayı tutmuşlardı. Gelip meydanın ortasında koyu verdiler. Meğer sultanım Dirse Han'ın oğlancığı üç de kabile çocuğu meydanda aşık oynuyorlardı. Boğayı koyu verdiler; oğlancıklara koç dediler.
O üç oğlan kaçtı. Dirse Han'ın oğlancığı kaçmadı. Ok meydanın ortasında baktı durdu. Boğa da oğlana sürdü geldi. Diledi ki oğlanı helak kılsın. Oğlan yumruğu ile boğanın alnına kıyasıya tutup vurdu. Boğa geri geri gitti. Boğa oğlana sürdü tekrar geldi. Oğlan yine boğanın alnına yumruğu île sert vurdu. Oğlan bu sefer boğanın alnına yumruğunu dayadı sürdü meydanın basma çıkardı. Boğa ile oğlan bir hamle çekiştiler. İki kürek kemiğinin üstüne boğanın köpük bağlandı. Ne oğlan yener ne boğa yener. Oğlan fikreyledi der: Bir dama direk vururlar o dama destek olur ben bunun alnına niye destek oluyorum duruyorum dedi. Oğlan boğanın alnından yumruğunu giderdi yolundan sövüldü. Boğa ayak üstünde duramadı düştü tepesinin üstüne yikıldı Oğlan bıçağına el attı. boğanın basını kesti. Oğuz beyleri gelip oğlanın basma toplandılar aferin dediler. Dedem Korkut gelsin bu oğlana ad koysun beraberine alıp babasına varsın babasından oğlana beylik istesin taht alı versin dediler.
Çağırdılar. Dedem Korkut gelir oldu. Oğlanı alıp babasına vardı. Dede Korkut oğlanın babasına söylemiş görelim hanım ne söylemiş:
Der:
Hey Dirse Han beylik ver bu oğlana
Taht ver erdemlidir
Boynu uzun büyük cins at ver bu oğlana
Biner olsun hünerlidir
Ağıllardan on bin koyun ver bu oğlana
Etlik olsun hünerlidir
Develerden kızıl deve ver bu oğlana
Yük taşıyıcı olsun hünerlidir
Altın başlı otağ ver bu oğlana
Gölge olsun erdemlidir
Omuzu kuşlu cübbe elbise ver bu oğlana.
Giyer olsun hünerlidir.
Bayındır Han'ın ak meydanında bu oğlan cenk etmiştir bir boğa öldürmüş senin oğlun adı Boğaç olsun adını ben verdim yaşını Allah versin dedi. Dirse Han oğlana beylik verdi taht verdi.
Oğlan tahta çıktı babasının kırk yiğidini anmaz oldu. O kırk yiğit haset eylediler birbirine söylediler : Gelin oğlanı babasına çekiştirelim. olur ki öldürür gene bizim izzetimiz hürmetimiz onun babasının yanında hoş olur ziyade olur dediler. Vardı bu kırk yiğidin yirmisi bir yana. yirmisi de bir yana oldu. Önce yirmisi vardı Dirse Han'a şu haberi getirdi der: Görüyor musun Dirse Han neler oldu murada maksuda ermesin senin oğlun kötü çıktı hayırsız çıktı kırk yiğidini yanına aldı kudretli Oğuz'un üstüne yürüyüş etti nerede güzel ortaya çıktı ise çekip aldı ak sakallı ihtiyarın ağzına sövdü ak bürçekli kadının sütunu çekti akan duru sulardan haber geçer çapraz yatan Ala Dağ'dan haber aşar hanlar hanı Bayındır'a haber varır Dirse Han'ın oğlu böyle görülmemiş şey yapmış derler gezdiğinden öldüğün daha iyi olur. Bayındır Han seni çağırır sana müthiş gazap eyler böyle oğul senin nene gerek böyle oğul olmaktan olmamak daha iyidir öldürsene dediler. Dirse Han varın getirin öldüreyim dedi.
Böyle deyince hanım o namertlerin yirmisi daha çıka geldi ve bir dedikodu onlar da getirdiler. Der: Kalkarak Dirse Han senin oğlun yerinden doğruldu göğsü güzel koca dağa ava çıktı sen var iken av avladı kuş kuşladı anasının yanma alıp geldi al şarabın keskininden aldı içti. anası ile sohbet eyledi babasına kast eyledi senin oğlun kötü çıktı hayırsız çıktı çapraz yatan Ala Dağ'dan haber geçer hanlar hanı Bayındır'a haber varır Dirse Han'ın oğlu böyle görülmemiş şey yapmış derler seni çağırtırlar Bayındır Han'ın katında sana gazap olur böyle oğul nene gerek öldürsene dediler. Dirse Han der: Varın getirin öldüreyim böyle oğul bana gerekmez dedi. Dirse Han'ın hizmetkarları der: Biz senin oğlunu nasıl getirelim senin oğlun bizim sözümüzü dinlemez bizim sözümüzle gelmez kalkıp yerinden doğrul yiğitlerini okşa beraberine al oğluna uğra yanına alıp ava çık kuş uçurup av avlayıp oğlunu oklayıp öldürmeğe bak eğer böyle öldürmezsen bir türlü daha öldüremezsin belli bil dediler.
Deyiş
Serin serin tan yelleri estiğinde
Sakallı boza çalan çayır kuşu öttüğünde
Büyük cins atlar sahibim görüp homurdandığında
Sakalı uzun müezzin ezan okuduğunda
Aklı karalı seçilen çağda
Kudretli Oğuzun gelininin kızının bezendiği çağda
Göğsü güzel koca dağlara gün vurunca
Bey yiğitlerin kahramanların birbirine koyulduğu çağda
sabahın ilk aydınlığında Dirse Han yerinden kalktı. Oğlancığını yanına alıp kırk yiğidi beraberine aldı ava çıktı.
Av avladılar kuş kuşladılar. O kırk namerdin bir kaçı oğlanın yanına geldi der: Baban dedi geyikleri kovalasın getirsin benim önümde tepelesin oğlumun at koşturuşunu kılıç çalışını ok atışını göreyim sevineyim kıvanayım güveneyim dedi dediler. Oğlandır ne bilsin geyiği kovalıyordu getiriyordu. babasının önünde vuruyordu. Babam at koşturuşuma baksın kıvansın ok atışıma baksın güvensin kılıç çalışıma baksın sevinsin diyordu. O kırk namertler derler: Dirse Han görüyor musun oğlanı kırda bayırda geyiği kovalıyor senin önüne getiriyor geyiğe atarken ok ile seni vurup öldürecek oğlun seni öldürmeden sen oğlunu öldürmeğe bak dediler.
Oğlan geyiği kovalarken babasının önünden gelip gidiyordu. Dirse Han Korkut sinirli sert yayını eline aldı. Üzengiye kalkıp kuvvetle çekti doğrultup attı oğlanı iki küreğinin arasından vurup çaktı yıktı. Ok isabet etti alca kanı fışkırdı koynu doldu büyük cins atının boynunu kucakladı yere düştü. Dirse Han istedi ki oğlancığının üstüne gürleyip düştü. O kırk namert bırakmadı. Atının dizginim döndürdü yurduna gelir oldu.
Dirse Han'ın hatunu oğlancığınım ilk avıdır diye attan aygır deveden erkek deve koyundan koç kestirdi. Oğuz beylerine ziyafet vereyim dedi. Toparlanıp yerinden kalktı kırk ince kızı beraberine aldı Dirse Han'a karşı vardı. Başını kaldırdı Dirse Han'ın yüzüne baktı. Sağ ile soluna göz gezdirdi oğlancığını görmedi. Kara bağrı sarsıldı bütün yüreği oynadı kara süzme gözleri kan yaş doldu. Çağırıp Dirse Han'a söyler görelim hanım ne söyler:
Beri gel basımın bahtı evimin tahtı
Han babamın güveyisi
Kadın anamın sevgisi
Babamın anamın verdiği
Göz açıp da gördüğüm
Gönül verip sevdiğim
A Dirse Han
Kalkarak yerinden doğruldun
Yelesi kara cins atına sıçrayıp bindin
Göğsü güzel koca dağa ava çıktın
İki vardın bir geliyorsun yavrum hani
Karanlık gecede bulduğun oğul hani
Çıksın benim görür gözüm a Dirse Han yaman seğriyor
Keşlisin oğlanın emdiği süt damarım yaman sızlıyor
San yılan sokmadan akça temin kalkıp şişiyor
Yalnızca oğul görünmüyor bağrım yanıyor
Kuru kuru çaylara su saldım
Kara elbiseli dervişlere adaklar verdim
Aç görsem doyurdum çıplak görsem donattım
Tepe gibi et yığdım göl gibi kımız sağdırdım
Dilek ile bir oğul zorla buldum
Yalnız oğul haberini a Dirse Han söyle bana
Karşı yatan Ala Dağdan bir oğul uçurdunsa söyle bana
Taşkın akan koşan sudan bir oğul akıttınsa söyle bana
Aslan ile kaplana bir oğul yedirdinse söyle bana
Kara giyimli azgın dinli kafirlere bir oğul aldırdınsa söyle bana
Han babamın katına ben varayım
Ağır hazine bol asker alayım
Azgın dinli kafire ben varayım
Paralanıp cins atımdan inmeyince
Yenim ile alca kanımı silmeyince
Kol but olup yer üstüne düşmeyince
Yalnız oğul yollarından dönmeyeyim
Yalnız oğul haberini a Dirse Han söyle bana
Kara başım kurban olsun bugün sana
dedi.
Bir gün Kam Gan oğlu Han Bayındır yerinden kalkmıştı. Şami otağını yer yüzüne diktirmişti Alaca gölgeliği gök yüzüne yükselmişti. Bin yerde ipek halıcığı döşenmişti. Hanlar hanı Bayındır yılda bir kerre ziyafet verip Oğuz beylerini misafir ederdi.
Gene ziyafet tertip edip attan aygır deveden erkek deve koyundan koç kestirmişti. Bir yere ak otağ bir yere kızıl otağ bir yere kara otağ kurdurmuştu. Kimin ki oğlu kızı yok kara otağa kondurun kara keçe altına döşeyin kara koyun yahnisinden önüne getirin yerse yesin yemezse kalksın gitsin demiştir. Oğlu olanı ak otağa kızı olanı kızıl otağa kondurun oğlu kızı olmayana Allah Teala beddua etmiştir biz de beddua ederiz belli bilsin demiş idi.
Oğuz beyleri bir bir gelip toplanmağa başladı.
Meğer Dirse Han derlerdi bir beyin oğlu kızıyok idi. Söylemiş görelim hanım ne söylemiş:
Serin serin tan yelleri estiğinde
Sakallı boza çalan çayır kuşu öttüğünde
Sakalı uzun müezzin ezan okuduğunda
Büyük cins atlar sahibini görüp homurdandığında
Aklı karalı seçilen çağda
Göğsü güzel koca dağlara gün vuranca
Bey yiğitlerin kahramanların birbirine koyulduğu çağda sabahın ilk aydınlığında Dirse Han kalkarak yerinden doğrulup kırk yiğidini beraberine alıp Bayındır Han'ın sohbetine geliyordu.
Bayındır Han'ın yiğitleri Dirse Han'ı karşıladılar. Getirip kara otağa kondurdular. Kara keçe altına döşediler. Kara koyun yahnisinden önüne getirdiler. Bayındır Han'dan buyruk böyledir hanım dediler. Dirse Han der: Bayındır Han benim ne eksikliğimi gördü kılıcımdan mı gördü. soframdan mı gördü benden aşağı kimseleri ak otağa kızıl otağa kondurdu benim suçum ne oldu ki kara otağa kondurdu dedi. Dediler: Hanım bugün Bayındır Han'dan buyruk şöyledir ki oğlu kızı olmayana Tanrı Teala beddua etmiştir biz de beddua ederiz demiştir dediler. Dirse Han yerinden kalktı der: Kalkarak yiğitlerim yerinizden doğrulun bu garaip bana ya bendendir ya hatundandır dedi.
Dirse Han evine geldi. Çağırıp hatununa söyler görelim ne söyler:
Deyiş
Der:
Beri gel başımın bahtı evimin tahtı
Evden çıkıp yürüyünce servi boylum
Topuğunda sarmaşınca kara saçlım
Kurulu yaya benzer çatma kaşlım
Çift badem sığmayan dar ağızlım
Kavunum yemişim düvleğim
Görüyor musun neler oldu
Kalkarak Han Bayındır yerinden doğrulmuş bir yere ak otağ bir yere kızıl otağ bir yere kara otağ diktirmiş oğulluyu ak otağa kızlıyı kızıl otağa oğlu kızı olmayanı kara otağa kondurun kara keçe altına döşeyin kara koyun yahnisinden önüne getirin yerse yesin yemezse kalksın gitsin onun ki oğlu kızı olmaya Tanrı Teala ona beddua etmiştir biz de beddua ederiz demiş. Ben varınca gelerek karşıladılar kara otağa kondurdular kara keçe altıma döşediler kara koyun yahnisinden önüme getirdiler oğlu kızı olmayana Tanrı Teala beddua etmiştir biz de beddua ederiz belli bil dediler: Senden midir benden midir Tanrı Teala bize bir topaç gibi oğul vermez nedendir dedi söyledi:
Der:
Han kızı yerimden kalkayım mı
Yakan ile boğazından tutayım mı
Kaba ökçemin altına atayım mı
Kara çelik öz kılıcımı elime alayım mı
Öz gövdenden başını keseyim mi
Can tatlılığını sana bildireyim mi
Alca kanını yer yüzüne dökeyim mi
Han kızı sebebi nedir söyle bana
Müthiş gazap ederim şimdi sana
dedi.
Dirse Han'ın hatunu söylemiş görelim ne söylemiş. Der: Hey Dirse Han bana gazap etme incinip acı sözler söyleme yerinden kalk alaca çadırını yer yüzüne diktir attan aygır deveden erkek deve koyundan koç keş İç Oğuz'un Dış Oğuz'un beylerini basma topla aç görsen doyur çıklak görsen donat borçluyu borcundan kurlar tepe gibi et yığ göl gibi kımız sağdır büyük ziyafet ver dilek dile olur ki bir ağzı dualının hayır duası ile Tanrı bize bir topaç gibi çocuk verir dedi.
Dirse Han dişi ehlinin sözü ile büyük bir ziyafet verdi dilek diledi. Attan aygır deveden erkek deve koyundan koç kestirdi. İç Oğuz Dış Oğuz beylerini basma topladı. Aç görse doyurdu. Çıplak görse donattı. Borçluyu borcundan kurtardı. Tepe gibi et yığdı göl gibi kımız sağdırdı. El kaldırdılar dilek dilediler. Bir ağzı dualının hayır duası ile Allah Teala bir çocuk verdi. Hatunu hamile oldu. Bir nice müddetten sonra bir oğlan doğurdu. Oğlancığım dadılara verdi baktırdı.
At ayağı çabuk ozan dili çevik olur. Her kemikli gelişir kaburgalı büyür. Oğlan on beş yasma girdi. Oğlanın babası Bayındır Han'ın ordusuna karıştı.
Meğer hanım. Bayındır Han'ın bir boğası var idi bir de erkek devesi var idi. O boğa sert tasa boynuz vursa un gibi öğütürdü. Bir yazın bir güzün boğa ile erkek deveyi savaştırırlardı. Bayındır Han kudretli Oğuz beyleri île temaşa ederdi. seyreder eğlenirdi.
Meğer sultanım gene yazın boğayı saraydan çıkardılar. Üç kişi sağ yanından üç kişi sol yanından demir zincir île boğayı tutmuşlardı. Gelip meydanın ortasında koyu verdiler. Meğer sultanım Dirse Han'ın oğlancığı üç de kabile çocuğu meydanda aşık oynuyorlardı. Boğayı koyu verdiler; oğlancıklara koç dediler.
O üç oğlan kaçtı. Dirse Han'ın oğlancığı kaçmadı. Ok meydanın ortasında baktı durdu. Boğa da oğlana sürdü geldi. Diledi ki oğlanı helak kılsın. Oğlan yumruğu ile boğanın alnına kıyasıya tutup vurdu. Boğa geri geri gitti. Boğa oğlana sürdü tekrar geldi. Oğlan yine boğanın alnına yumruğu île sert vurdu. Oğlan bu sefer boğanın alnına yumruğunu dayadı sürdü meydanın basma çıkardı. Boğa ile oğlan bir hamle çekiştiler. İki kürek kemiğinin üstüne boğanın köpük bağlandı. Ne oğlan yener ne boğa yener. Oğlan fikreyledi der: Bir dama direk vururlar o dama destek olur ben bunun alnına niye destek oluyorum duruyorum dedi. Oğlan boğanın alnından yumruğunu giderdi yolundan sövüldü. Boğa ayak üstünde duramadı düştü tepesinin üstüne yikıldı Oğlan bıçağına el attı. boğanın basını kesti. Oğuz beyleri gelip oğlanın basma toplandılar aferin dediler. Dedem Korkut gelsin bu oğlana ad koysun beraberine alıp babasına varsın babasından oğlana beylik istesin taht alı versin dediler.
Çağırdılar. Dedem Korkut gelir oldu. Oğlanı alıp babasına vardı. Dede Korkut oğlanın babasına söylemiş görelim hanım ne söylemiş:
Der:
Hey Dirse Han beylik ver bu oğlana
Taht ver erdemlidir
Boynu uzun büyük cins at ver bu oğlana
Biner olsun hünerlidir
Ağıllardan on bin koyun ver bu oğlana
Etlik olsun hünerlidir
Develerden kızıl deve ver bu oğlana
Yük taşıyıcı olsun hünerlidir
Altın başlı otağ ver bu oğlana
Gölge olsun erdemlidir
Omuzu kuşlu cübbe elbise ver bu oğlana.
Giyer olsun hünerlidir.
Bayındır Han'ın ak meydanında bu oğlan cenk etmiştir bir boğa öldürmüş senin oğlun adı Boğaç olsun adını ben verdim yaşını Allah versin dedi. Dirse Han oğlana beylik verdi taht verdi.
Oğlan tahta çıktı babasının kırk yiğidini anmaz oldu. O kırk yiğit haset eylediler birbirine söylediler : Gelin oğlanı babasına çekiştirelim. olur ki öldürür gene bizim izzetimiz hürmetimiz onun babasının yanında hoş olur ziyade olur dediler. Vardı bu kırk yiğidin yirmisi bir yana. yirmisi de bir yana oldu. Önce yirmisi vardı Dirse Han'a şu haberi getirdi der: Görüyor musun Dirse Han neler oldu murada maksuda ermesin senin oğlun kötü çıktı hayırsız çıktı kırk yiğidini yanına aldı kudretli Oğuz'un üstüne yürüyüş etti nerede güzel ortaya çıktı ise çekip aldı ak sakallı ihtiyarın ağzına sövdü ak bürçekli kadının sütunu çekti akan duru sulardan haber geçer çapraz yatan Ala Dağ'dan haber aşar hanlar hanı Bayındır'a haber varır Dirse Han'ın oğlu böyle görülmemiş şey yapmış derler gezdiğinden öldüğün daha iyi olur. Bayındır Han seni çağırır sana müthiş gazap eyler böyle oğul senin nene gerek böyle oğul olmaktan olmamak daha iyidir öldürsene dediler. Dirse Han varın getirin öldüreyim dedi.
Böyle deyince hanım o namertlerin yirmisi daha çıka geldi ve bir dedikodu onlar da getirdiler. Der: Kalkarak Dirse Han senin oğlun yerinden doğruldu göğsü güzel koca dağa ava çıktı sen var iken av avladı kuş kuşladı anasının yanma alıp geldi al şarabın keskininden aldı içti. anası ile sohbet eyledi babasına kast eyledi senin oğlun kötü çıktı hayırsız çıktı çapraz yatan Ala Dağ'dan haber geçer hanlar hanı Bayındır'a haber varır Dirse Han'ın oğlu böyle görülmemiş şey yapmış derler seni çağırtırlar Bayındır Han'ın katında sana gazap olur böyle oğul nene gerek öldürsene dediler. Dirse Han der: Varın getirin öldüreyim böyle oğul bana gerekmez dedi. Dirse Han'ın hizmetkarları der: Biz senin oğlunu nasıl getirelim senin oğlun bizim sözümüzü dinlemez bizim sözümüzle gelmez kalkıp yerinden doğrul yiğitlerini okşa beraberine al oğluna uğra yanına alıp ava çık kuş uçurup av avlayıp oğlunu oklayıp öldürmeğe bak eğer böyle öldürmezsen bir türlü daha öldüremezsin belli bil dediler.
Deyiş
Serin serin tan yelleri estiğinde
Sakallı boza çalan çayır kuşu öttüğünde
Büyük cins atlar sahibim görüp homurdandığında
Sakalı uzun müezzin ezan okuduğunda
Aklı karalı seçilen çağda
Kudretli Oğuzun gelininin kızının bezendiği çağda
Göğsü güzel koca dağlara gün vurunca
Bey yiğitlerin kahramanların birbirine koyulduğu çağda
sabahın ilk aydınlığında Dirse Han yerinden kalktı. Oğlancığını yanına alıp kırk yiğidi beraberine aldı ava çıktı.
Av avladılar kuş kuşladılar. O kırk namerdin bir kaçı oğlanın yanına geldi der: Baban dedi geyikleri kovalasın getirsin benim önümde tepelesin oğlumun at koşturuşunu kılıç çalışını ok atışını göreyim sevineyim kıvanayım güveneyim dedi dediler. Oğlandır ne bilsin geyiği kovalıyordu getiriyordu. babasının önünde vuruyordu. Babam at koşturuşuma baksın kıvansın ok atışıma baksın güvensin kılıç çalışıma baksın sevinsin diyordu. O kırk namertler derler: Dirse Han görüyor musun oğlanı kırda bayırda geyiği kovalıyor senin önüne getiriyor geyiğe atarken ok ile seni vurup öldürecek oğlun seni öldürmeden sen oğlunu öldürmeğe bak dediler.
Oğlan geyiği kovalarken babasının önünden gelip gidiyordu. Dirse Han Korkut sinirli sert yayını eline aldı. Üzengiye kalkıp kuvvetle çekti doğrultup attı oğlanı iki küreğinin arasından vurup çaktı yıktı. Ok isabet etti alca kanı fışkırdı koynu doldu büyük cins atının boynunu kucakladı yere düştü. Dirse Han istedi ki oğlancığının üstüne gürleyip düştü. O kırk namert bırakmadı. Atının dizginim döndürdü yurduna gelir oldu.
Dirse Han'ın hatunu oğlancığınım ilk avıdır diye attan aygır deveden erkek deve koyundan koç kestirdi. Oğuz beylerine ziyafet vereyim dedi. Toparlanıp yerinden kalktı kırk ince kızı beraberine aldı Dirse Han'a karşı vardı. Başını kaldırdı Dirse Han'ın yüzüne baktı. Sağ ile soluna göz gezdirdi oğlancığını görmedi. Kara bağrı sarsıldı bütün yüreği oynadı kara süzme gözleri kan yaş doldu. Çağırıp Dirse Han'a söyler görelim hanım ne söyler:
Beri gel basımın bahtı evimin tahtı
Han babamın güveyisi
Kadın anamın sevgisi
Babamın anamın verdiği
Göz açıp da gördüğüm
Gönül verip sevdiğim
A Dirse Han
Kalkarak yerinden doğruldun
Yelesi kara cins atına sıçrayıp bindin
Göğsü güzel koca dağa ava çıktın
İki vardın bir geliyorsun yavrum hani
Karanlık gecede bulduğun oğul hani
Çıksın benim görür gözüm a Dirse Han yaman seğriyor
Keşlisin oğlanın emdiği süt damarım yaman sızlıyor
San yılan sokmadan akça temin kalkıp şişiyor
Yalnızca oğul görünmüyor bağrım yanıyor
Kuru kuru çaylara su saldım
Kara elbiseli dervişlere adaklar verdim
Aç görsem doyurdum çıplak görsem donattım
Tepe gibi et yığdım göl gibi kımız sağdırdım
Dilek ile bir oğul zorla buldum
Yalnız oğul haberini a Dirse Han söyle bana
Karşı yatan Ala Dağdan bir oğul uçurdunsa söyle bana
Taşkın akan koşan sudan bir oğul akıttınsa söyle bana
Aslan ile kaplana bir oğul yedirdinse söyle bana
Kara giyimli azgın dinli kafirlere bir oğul aldırdınsa söyle bana
Han babamın katına ben varayım
Ağır hazine bol asker alayım
Azgın dinli kafire ben varayım
Paralanıp cins atımdan inmeyince
Yenim ile alca kanımı silmeyince
Kol but olup yer üstüne düşmeyince
Yalnız oğul yollarından dönmeyeyim
Yalnız oğul haberini a Dirse Han söyle bana
Kara başım kurban olsun bugün sana
dedi.